Ergenlik dönemi, gençlerin bedenlerinde, düşünce sistemlerinde, duygudurumlarında ve kişilik örgütlenmelerinde hızlı değişimlerin yaşandığı bir ayrılma-bireyselleşme dönemidir. Bireysel farklılıklar görülse de genel olarak 12-21 yaşları arasında sürer. Çocukluğa veda eden ve yetişkinliğe merhaba diyen gençler yoğun olarak hüzün, boşluk ve can sıkıntısı hisleri yaşar. Hızlı değişimlere uyum sağlamakta zorlanır ve kontrolü kaybettiklerini hissederler. Çocuklukta özdeşleştikleri aile bireylerinden ve edindikleri değerlerden uzaklaşıp arkadaş gruplarına yönelirler. Ebeveynlerle ilişkilerde yaşanan bu değişim aile içi kurallarda ve sınırlarda da değişimleri beraberinde getirir. Soyut düşünme becerilerinin gelişmesiyle beraber hayatı sorgulamaya; siyaset, felsefe, din vb. konularda düşünmeye başlarlar. ‘Ben kimim?’, ‘Geleceğimi nasıl şekillendireceğim?’ gibi sorular sıklıkla zihinlerini kurcalar. Kendi kimliklerini bulmaya çalışırken farklı kimlikler deneyebilirler. Cinsel dürtüleri şiddetlenir. Romantik ilişkilere ilgileri artar.
Gençlerin ve ailelerinin ergenlik dönemini sağlıklı yapılandırmalarına destek olmak amacıyla bireysel ve aile odaklı psikolojik danışmanlık ve psikoterapi çalışmaları yürütülür. Psikoterapi çalışmalarında gençlere ve ailelerine yaşanan değişimlerin sağlıklı bir büyüme ve bireyselleşme sürecinin basamakları olduğu gösterilir, gençlerin davranışlarının altında yatan bilinçdışı nedenler değerlendirilir, gençlerin kendilerini ve çevrelerini olumlu ve olumsuz yanlarıyla bir bütün olarak görme becerileri desteklenir, sağlıklı duygu düzenleme becerileri kazandırılır ve yeterince düşünmeden/dürtüsel hareket etme eğilimleri frenlenmeye çalışılır. Gençlerin bilgisi ve onayı doğrultusunda aileleriyle, okullarıyla ve doktorlarıyla gerekli görülen sıklıkta görüşmeler planlanır ve işbirliği içinde süreç onarılır.
Çalışılan Konular: